Home
24 Temmuz 2019 ( 49 izlenme )
Reklamlar

Sevilay Yılman, 'AK Parti fabrika ayarlarına dönebilir mi?' sorusunu yanıtladı

Sevilay Yılman, bugünkü "Yerin dibine girsin bu kardeşlik anlayışın!" başlıklı yazısında, isim vermeden AKP'li bir ismin kendisini aradığını yazarak, "fabrika ayarlarına geri dönebilmesi adına yapılması gerekenlerin neler olduğunu sorduğumda söyledikleri ile beni ikna edemedi." ifadelerini kullandı. 

İŞTE O YAZI: 
 

Trabzon Uzunyayla’da Kuzey Iraklı turistlerin boynundaki Kürdistan bayrağını simgeleyen atkıları bahane edip turistlere linç girişimi başlatan konuşmayı yapan mavi tişörtlü şahıs çıktı ortaya.


Hemde böbürlene böbürlene…

Arkasında kocaman bir Türk Bayrağı… Koymuş önüne kamerayı ve kendi kendine video çekmiş arkadaş.

O bayrağın Türkiye’nin sınır komşusu olan ve Irak Kürdistan’ı olarak bilinen bir coğrafyayı temsil ettiğini bilmeyecek kadar cehaletinin farkında değil ayrı konu. 

Bir de utanmadan yaptığı ırkçılığa, provokasyona kardeşlik kavramını kılıf yapıp ateşle savunuyor.


Türk Bayrağını işaret edip böğrüne böğrüne vurup  ; « Bu bayrak altında yaşamayı kim kabul ediyorsa benim kardeşimdir ! » diyor. 

Başkalarını bilmem ama evet ben bu bayrak altında, bu topraklarda gurur ile yaşıyorum ama haberi olsun… 

Kendisi ve onun gibi ırkçı, şövenist ve faşizan zihniyete sahip olanlarla aynı bayrak altında dahi olsak kardeşliği kabul etmiyorum. 

Yerin dibine girsin böyle kardeşlik anlayışı. 


Sanki elin gariban Iraklı turisti gelmiş Trabzon’a … « Burada yaşayacağım ammmaaa kendi bayrağım altında » falan demiş gibi...

 

Saçma sapan salvolar yapıyor ; « Kimse başka bir bayrak açamaz bu ülkede ! » bilmem ne diyerek.

A be zavallı !

Senin o arkana alıp da kendine kalkan yaptığın bayrak bizim al bayrağımız !

Yani bu ülkenin... Türkiye Cumhuriyeti’nin…

Ama o turistlerin elinden çekip de üzerinden vatan, millet, sakarya nidaları ile şov yaptığın bayrak da Birleşmiş Milletler dahil tüm dünyanın Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi olarak kabul ettiği IKBY’nin bayrağı…

Nasıl ki sen yurt dışına gittiğinde bayrağını simgeleyen atkılar takıp, tişörtler giyip gururla geziyorsan elin topraklarında. 

Kabul etsen de etmesen de Kuzey Iraklılar da aynı anlayışla taşıyorlar işte o bayraklarını. 

Bu arada bariz provokasyon yaparak milleti galeyena getirip Iraklı turistleri linç ettiren bu vatandaş hakkında Trabzon Valiliği ; ‘Halkı kin ve nefrete teşvik‘ suçundan bir soruşturma açılması için derhal ön ayak olmalı ki bu adamın yaptığı yanına kar kalmasın.

Bir topluma en büyük zararlardan olan bu tehlikeli ırkçılığın önüne geçmek için işin en başında gerekeni yapmak lazım!

Haksız mıyım?

Bu halde AK Parti fabrika ayarlarına geri dönebilir mi?

Geçtiğimiz Cumartesi Trabzon’un turistik bölgesi Uzunyayla’da yaşanan skandalı kaleme aldığım yazıma epeyce bir geri dönüş aldım.

Tabii bu geri dönüşlerden kastettiğim sosyal medyada verilen tepkiler değil. 

Orada da epeyce bir tartışıldı yazdıklarım ama benim geri dönüşten kastım bizzat şahsıma özel olanlardı. 

İsim veremiyorum ama bunlardan özellikle bir tanesi çok önemliydi. 

Yazdıklarıma başından sonuna kadar katıldığını söyleyen bu kişi AK Parti kurucularından olan ve halen de AK Parti de aktif siyaset yapanlardan biriydi. 

“Normalde yazarları arayıp fikrimi paylaşmam ama öyle doğru ve güzel noktalara temas etmişsiniz ki yazınızda… Okuduğumda bütün düşüncelerimin karşılığını bulduğum için arıyorum sizi… Çok ama çok doğru tespitler ve biz parti olarak bu tespitler ışığında biran evvel önlem alıp gittikçe yükselen ırkçılık belasının önüne geçmeliyiz” dedi.

Konuştuk epeyce… Uzun uzun…

Özellikle son seçimler sonrası ortaya çıkan tablonun müsebbibinin aşırı milliyetçi ve agresif politikalardan kaynaklı olduğunu gördüklerini ve bunun da partide büyük rahatsızlık yarattığını ve bu rahatsızlığın giderilmesi için de biran evvel partinin kuruluş yıllarında ki fabrika ayarlarına geri dönmesi gerektiğini aktardı. 

Yani bir bakıma benim her daim dile getirdiğimi bana anlattı AK Partili bu isim.

Anlattı ama partisinin o fabrika ayarlarına geri dönebilmesi adına yapılması gerekenlerin neler olduğunu sorduğumda söyledikleri ile beni ikna edemedi.

Çünkü diyor ki; “Dil değişecek… Dilimizi milliyetçi söylemlerden arındıracağız… Başta Sayın Cumhurbaşkanımız olmak üzere tüm AK Parti mensupları olarak eskiden olduğu gibi toplumun her kesimini kucaklayacı o dile geri döneceğiz… “

Söylediklerinde samimi olduğundan hiç şüphem yok ayrı konu ama toplum son dönemde öyle bir hale geldi ki kutuplaşma hususunda…

Sadece dilde ki eskiye dönüş toplumu eski haline dönüştürür mü işte ondan emin değilim…

Önerilen Videolar

Reklamlar

Bunlar da İlginizi Çekebilir

Cüneyt Arkın'ın eski eşinden şoke eden iddialar! Kardeşini kaybeden Alişan'dan hüzünlü mesaj Sezai Aydın’ın gerçek ölüm nedenini oğlu açıkladı Mansur Yavaş, dünya başkentlerini bir araya getirdi