Kurtuluş reçetesi; Parlamenter Rejim

Ekonomist Recep Tayyip Erdoğan Türk ekonomisinin mucizevi "Kurtuluş" reçetesini 4 ayaklı olarak şöyle açıkladı:

"Yatırımları teşvik edecek,

Üretimi artıracak,

 

İstihdamı güçlendirecek,

İhracatı teşvik edecek bir ekonomi politikasıyla bu küresel krizi ülkemiz için tarihi bir fırsata dönüştürmek istiyoruz."

Yerseniz…

19 yıldır adım adım çökerttiği, "Faiz sebep, enflasyon sonuç" diye diye;

Doları 10 liraya,

Faizleri yüzde 25'lere,

 

Bütçe açığını 278,4 milyar liraya,

Enflasyonu yüzde 40'lara,

Faiz ödemelerini 240 milyar liraya,

Fırlatan sanki ekonomist Erdoğan değil…

Yatırımları teşvik edecekmiş…

Masal…

 

Tek bir adet tank üretemediğini sanki bu millet unuttu…

Üretimi artıracakmış…

Masal…

Tek bir ağır sanayi fabrikasını 19 yıldır kuramadığını sanayi ve tarım üretiminin gerilediğini sanki bu millet unuttu…

İstihdamı güçlendirecekmiş…

Masal…

11 milyon işsizi yaratanı sanki bu millet unuttu…

İhracatı teşvik edecekmiş…

Masal…

Eylül 2021 ihracat 20,8 milyar dolar olurken ithalatın 23,4 milyar dolara çıktığını sanki bu millet unuttu…

Erdoğan diyor ki;

"Bu formül Türkiye'nin kurtuluş reçetesidir…"

"Kurtuluş" diyorsan bil ki; Türk ekonomisini batırdığının çok açık ve net itirafıdır Erdoğan…

"Hata yaptım, Rabbim ve milletim affetsin" diye açık açık itiraf etsen de faydası yok artık;

Devrin kapanıyor, iktidarın sonlanıyor Erdoğan…

19 yıldır Türkiye'yi getirdiğin nokta işte tam da budur.

Daha 70 gün önce milletin gözünün içine baka baka sadece şu sözleri söylemedin mi Erdoğan?

"Türk ekonomisi toparlanma sürecini geride bırakarak atılım ve şahlanış dönemine girdiğini ispatlamış oldu. Bu gerçeği yabancı kuruluşlar da kabullenmeye başladı…"

Yemezler arkadaş…

Hiç kusura bakma, AKP'li seçmenler de MHP'li seçmenler de yemezler artık…

Dün;

"Şahlanış…"

Bugün;

Kurtuluş…"

Bak şunda çok haklısın o "Kurtuluş" ki;

AKP iktidarından da,

MHP yandaşlığından da,

Cumhur İttifakı'ndan da,

Ucube Tek Adam Rejiminden de,

5'li müteahhit çetesinden de,

Kullanılmayan havaalanlarından, yollardan, köprülerden de,

Kanal İstanbul hayalinden de

Saraylarından da,

Uçaklarından da,

Makam arabalarından da,

35 maaş alan bürokratlarından da,

Yandaş medyandan da

Aile vakıflarından da,

Cemaatlerinden de,

Tarikatlarından da,

Yolsuzluklardan da,

Yoksulluklardan da,

Yasaklardan da "Kurtuluş" olacaktır…

Kurtuluş reçetesi mi?

Ben sana bir iyilik yapıp Türkiye'nin kurtuluş reçetesini yazıyorum:

Güçlendirilmiş, iyileştirilmiş Demokratik Parlamenter Rejim.

Hiç düşünme hemen kabul et Erdoğan.

Demokrasiye biat et Erdoğan.

Türk milletini daha fazla fakirliğe, yoksulluğa itme.

Bu gidişat hiç iyi değil.

Çok güvenme etrafındaki kadrolara.

Bugün seni el üstünde tutanlar;

Bil ki yarın senin her açığını tek tek ortalığa dökerler.

Bugün senin etrafında pervane olanlar; yarın iktidar olanların etrafında pervane olurlar.

İktidardan düşmeye gör…

Menfaat çeteleri menfaatlerini kaybetmeye görsünler…

Seni tanımazlar.

Benim kulağıma bürokraside, yargıda, Meclis kulislerinde, sarayda olup biten her şey geliyor.

Görülüyor ki bilgisayarlar ve dosyalar kopyalanıyor.

Demem o ki terk edilmeye hazır ol…

Onlarca AKP milletvekili gidecekleri partilerle görüşüyor

Kimin hangi partiye gideceği bile belli…

Sakın şaşırma Erdoğan…

İster erken seçim, ister 2023 seçim takvimi başlasın hiç fark etmez…

Onlarca AKP milletvekili seni terk edecek…

Milyonlarca AKP seçmeni seni terk edecek…

Tek beklenti; Seçim sandığı…