Başkan Kocaoğlu’ndan Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın sözlerine yanıt
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın İzmir söylemlerine yanıt veren İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocoağlu, “Sayın Cumhurbaşkanımızın bu üçüncü söylemesi! Bizim devlete, başkanına saygımız vardır. Devlet varsa millet var diyen, inanan insanlarız. Devlet başkanlarına söz söylemeyiz. Ama kim ne bilgi veriyorsa bilmiyorum. Kim niye o bilgiyi verir? Kentin neresi kokar? Partili cumhurbaşkanı olabilir ama benim de cumhurbaşkanım, devlet başkanımdır. İzmir kokmuyor.” dedi.
İzmir Büyükşehir Belediyesi Kasım ayı olağan meclis toplantısının 7'nci birleşimi Başkan Aziz Kocaoğlu idaresinde gerçekleşti. ESHOT Genel Müdürlüğünün 2019 Mali Yılı Performans Programı ve ESHOT Genel Müdürlüğünün 2019 Mali Yılı Gelir-Gider Bütçesi'nin görüşüldüğü oturumda, ESHOT'a 2019 yılı için 1 milyar 77 milyon 820 bin TL'lik bütçe ayrıldı. AKP'nin ret verdiği önerge, CHP'nin kabul oylarıyla oy çokluğuyla kabul edildi.
Bütçe görüşmelerine AKP ile Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu'nun tartışmaları damga vurdu.
ESHOT'A AKP'DEN ELEŞTİRİ
AKP Grup Başkan Vekili Ali Kökoğuz, ESHOT Genel Müdürlüğünün performans programı ve bütçesini eleştirerek, “ESHOT Genel Müdürlüğünün 2019 yılı bütçesini incelediğimizde, 853 milyon 283 bin TL gelir, 1 milyar 77 milyon 820 bin TL gider belirlenmiş olup, 224 milyon TL açık vereceği görülmekte olduğundan borçlanmanın giderek yükselerek eski borçlarla beraber dağ gibi olacağı şimdiden netleşmiştir. ESHOT Genel Müdürlüğü geçen yılki performans programında, vatandaşa taahhüt ettiğiniz 2018 yılında çevreci 50 adet körüklü ve 50 adet solo olarak toplam 100 adet ve 3 yıl içinde 400 elektrikli otobüs alım gerçekleştireceğinizi söylemiştiniz. 2018 yılı bitmek üzere bu sözünüzün yerine getirilmemiş olması bir plansızlık ve programsızlık örneği değil midir?” diye sordu.
ESHOT otobüslerinin çok dolu olarak yolcu taşıdığını ifade eden Kökoğuz, “ESHOT otobüsleri çok dolu taşıma yapmaktadır. Doluluk olarak Çin, Hindistan, Pakistan gibi ülkelerin düzeyinden farksız durumunda, insanlar alt alta, üst üste gitmektedir. Klimasız veya kliması çalışmayan otobüslerle, İzmirliler sıcak havalarda perişan olmaktadır. Kayseri pastırması gibi asılı bir şekilde 1 saat yolculuk yapan vatandaşlarımızda güç ve takat kalmamaktadır. Bu görüntü İzmir'e hiç yakışmamaktadır. İzmirli vatandaşlarımıza çifte standart uygulamaktadır. Gecekondu, varoş semtlerimize en kötü, eski ve az sayıda otobüsler verilerek 60-90 dakikada bir sefer yapıldığından, İzmirliler cefa çekmeye devam etmektedir” diye konuştu.
“ESHOT BİZİM GURURUMUZDUR”
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Grup Başkan Vekili Sırrı Aydoğan ise, sosyal indirimler kapsamında kayıp yaşandığını belirtti. Aydoğan, “ESHOT'un tek geliri var; o da bilet. Kimseye sırt çevirmedik. ESHOT bizim gururumuzdur” dedi.
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Grup Başkan Vekili Mehmet Ali Özkurt da ESHOT çalışmalarında emek dökenlere teşekkür ederek, önergeye olumlu oy kullanacaklarını dile getirdi.
CUMHURBAŞKANI GERGİNLİĞİ
CHP'li Hatice Tatlı oturumda, Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, “İzmir'e suyu biz getirdik. İZBAN bizimle yapıldı, bunların yaptığı değil ama havasını ‘biz yaptık' diye atıyorlar” sözlerine ilişkin, “Ona nasıl yanlış bilgiler aktarılıyorsa yüzde 50 ortak olduğunun farkında mı değil? Uygulamaların çoğunu belediyenin yaptığının farkında mı değil?” dedi. Tatlı'nın ardından, AKP’li Kökoğuz da “Cumhurbaşkanı burada yok. Bize söz hakkı doğuyor. Su problemi derken Gördes Barajı'ndan bahsediyor. İzmir'in 50 yıllık su sorunu çözülmüştür” diye konuştu. Başkan Kocaoğlu, “Tabi tabi, teşekkürler! Burası İzmir Meclisi. Herkes konuşur, cevap verir. Ankara'da, İstanbul'da İzmir konuşuluyor da İzmir'de niye İzmir konuşulmuyor?” çıkışını yaptı. Oturumda kısa süreli gerginlik yaşandı ve Kökoğuz CHP'li sıralara dönerek, “Gördes'i kim yaptı?” dedi. Kocaoğlu da, “Herkes her yerde nutuk atacak, bu mecliste olmayacak. Böyle bir şey yok! Ben de belgeleriyle söylediklerinize cevap vereceğim” dedi.
“İstanbul'a gider kıyaslama yaparsınız” diyen Kocaoğlu ESHOT eleştirilerini toplu şekilde yanıtladı.
“METROBÜS DENİLEN SIRA DIŞI İŞTE BİLE İNSANLAR PESTİL GİBİ SEYAHAT ETMEKTEDİRLER”
Kocaoğlu, “Toplu ulaşımın yüzde 55-56 gibi yükünü çekmektedir. Vatandaşa işkence dediğin zaman, başka ülkelere gitmenin zamanı yoktur. Döviz kuru bu kadar yüksekken zarar etmenin anlamı yok, İstanbul'a gidersiniz, kıyaslama yaparsınız. Metrobüs denilen sıra dışı işte bile insanlar pestil gibi seyahat etmektedirler. İstanbul büyüktür ama İzmir ile kıyaslandığında balık istifi görmedim” dedi.
Kocaoğlu, “Biz ulaşımdaki zararımızı 10 kat azalttık. Bugün 4 milyonluk kentte günde 700 bin kişiyi raylı sistemle taşıyoruz. Ben İzmir'i İstanbul'la değil Ankara'yla kıyaslanacak bir kenttir. İstanbul'la da kıyasladığımızı düşündüğümüzde İzmir'de şu an faal olarak 179 kilometre raylı sistem çalışmaktadır. 720 kilometrelik raylı sistemin olması gerekmektedir. 2 milyar 300 milyon TL yatırım yaptık. Ben hayatımdan memnunum. Giderek raylı sistem de aratacaktır. Artmak durumundadır. Tramvay konusunda da karşı çıkmalar oldu. Bugün memnuniyet seviyesini ölçtürebilirsiniz. Bugün acil olan Buca'dır. Bugün onay gelse bu faizle borçlanıp bu metroyu yapmam. Türkiye ekonomisinin normal bandına çekilmesini beklemek zorundayım. O zaman onay gelseydi yapılırdı. Bu işlere böyle bakın. Bana pas vermeyin. Siz iktidar partisinin meclis üyeleri olarak İzmir'e hizmet etmek istiyorsanız, bizim onaylarımızın çıkması için çaba göstermeniz gerekir” diye konuştu.
CUMHURBAŞKANI'NA KOCAOĞLU'NDAN YANIT
Kocaoğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın İzmir söylemleri üzerinden, “Sayın Cumhurbaşkanımızın bu üçüncü söylemesi! Bizim devlete, başkanına saygımız vardır. Devlet varsa millet var diyen, inanan insanlarız. Devlet başkanlarına söz söylemeyiz. Ama kim ne bilgi veriyorsa bilmiyorum. İZBAN'da İzmir Büyükşehir Belediyesinin çekerler hariç harcadığı para 450 milyon dolardır. TCDD bu 136 kilometrelik Selçuk-Aliağa arasındaki hatta kaç para yatırım yaptığını açıklasın. Onlar AK Parti'nin iktidar olduğu 2002 yılından bu tarafa, ben de başkan olduğum 2004 yılından bu yana yaptığım harcamayı çıkartayım. Kimin ne kadar para harcadığını kamuoyuna açıklarız. Şeffaflık işte budur. Kent kokuyor demesi, kim niye o bilgiyi verir? Kentin neresi kokar? Partili cumhurbaşkanı olabilir ama benim de cumhurbaşkanım, devlet başkanımdır. İzmir kokmuyor. Herkes kendine baksın kimin koktuğunu biliyor. 1963 senesinde liseyi okumaya gittim. 15 yaşında gittim. Kurbağalı dere hala kokuyor. 56 senedir kokuyor. İzmir'de kokuyordu, Büyük Kanal yapıldı, emeği geçen herkesten Allah razı olsun, şimdi kokmuyor. Körfez kokmuyor kardeşim! Biyolojik çürümeden dolayı koku her zaman çıkar. Bu algı yönetimidir. İzmir kokmuyor. İzmir kokuyor diye propaganda yap, 31 Mart akşamı cevabı gör” diye konuştu.
“BU BİLGİ CUMHURBAŞKANINA YANLIŞ VERİLİYOR… BU ÜÇÜNCÜ OLDU”
Kocaoğlu, Gördes Barajı'na ilişkin, “Yılan hikayesine dönen Gördes Barajı'nı da konuşmak istiyorum. 40 küsur sene evvel Devlet Su İşleri (DSİ) ile İzmir Büyükşehir Belediyesi ile yapılan protokol çerçevesiyle suyun belirli miktarıyla İzmir'in su ihtiyacını karşılamak için yapılmıştır. 2010 yılında 27 milyon metreküp su alınmıştır. Sonra baraj delik çıkmıştır. Barajın suyu boşaltılmıştır. Barajın belirli bir kısmına kadar membranla kaplanmıştır. Tekrar doldurulmaya başlanmıştır. O zamandan bu tarafa hiçbir zaman, gün ve saatte Gördes'te toplanan su seviyesi yüzde 12'yi geçmemiştir. Bunu geçtiği an su kaybolmaktadır. Gördes Barajı'nın tekrar yapılması gerekmektedir. DSİ 2010 yılında su aldın, dedi. 30 yıl ödemesi var. Bizden sonraki senelerde istediler. Biz su almıyoruz, dedik. Anlaşmazlık çıkarmayalım diye. 2016-2017 ve 2018 yılında 27 milyon TL parayı ödedik. 27 milyon metreküp 8 senede su aldık. Su verilemediği için Belkavhe'ye yaptığımız arıtmayı deneyemedik. Müteahhitten işi teslim alamadık. Şu anda da bize su verilememektedir. Pompalarda, yollardaki eksiklikler giderilse bile yine suyu veremeyecekler. Ama biz parayı veriyoruz. Uzlaşalım dedik. İzmir'e su getirdik! Bu bilgi Cumhurbaşkanına yanlış veriliyor. Bu üçüncü oldu. Daha önce hiç ağzımı açmadım. Ama mecbur kalınca bunu da söylemek durumundayım. Hakikat budur” ifadelerini kullandı.