Hemen sonra şöyle devam etti; “bir gün bir abla ağlıyordu ve yanına yaklaşarak mendil ister misin diye sormuş oldum bana –defol git başımdan- dedi ama ben ona mendil satmayacaktım ihtiyacı var diye verecektim ve ondan gizli saklı çantasına mendil koydum” dedi. Bende hem şaşırmış hem duygulanmış bir halde “bana bir yıllık mendil ihtiyacımı sağlar mısın? Parasını peşin olarak vereyim sana” diye sordum. Bana “hayır” diyerek mükemmel bir cevap vermişti. Başını iki yana salladı ve hem biraz kızgın ama hala yüzünde gülümseme devam ediyor şekilde bu sefer “olmaz” dedi. “bütün mendilleri alırsan o zaman tüm günlerimi de satın almış olursun. Satılık olan şey bir tek mendiller, benim günlerim değil” dedi. “Bırak o günlerim bana kalsın” diyerek adeta hüzne boğmuştu beni…